13 Haziran 2016 Pazartesi

Yeniden Osmanlı

    Bu ülkede gerçek kariyer sahibi, tarafsız, araştırmacı tarihçi, yazar ve bilim insanlarının ütopya gördüğü Osmanlıcılık yalanlarına, ne hikmetse sınırlı saat gördüğü tarih dersleri ile pekiştirerek destek verenler…
Elbette tarihinle ile gurur duyacaksın, Osmanlının yedi düvele hükmetmiş yıllarını yaşamayı isteyeceksin. Ancak bunu çalışmayla, okumayla, eğitimle, akılla, bilimle yapmaya gayret göstermezsen alimallah Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olursun.

Sen Osmanlı tarihini okumamışsan, Osmanlının yükseliş ve çöküş tarihini okumamışsan,
Araştırmacı tarih nedir bilmezsen,
Uluslararası ilişkilerin ne demek olduğunu bilmiyorsan,
Yakın tarihini okumamışsan,
En ince noktalarına kadar birçok kaynaktan Kurtuluş Savaşını okumamışsan,
Kurtuluş Savaşı yıllarında, Türk Milletinin (din adamları da dâhil) Atatürk’e “Paşam ülke elden gidiyor kurtar bu vatanı” deyip destek verdiğini bilmiyorsan,
Atatürk’ün, 16 Mart 1920 Tarihinde, işgalci ülkelere “ Davamızın meşruluğu ve kutsallığı, bu zor zamanlarda, Allah’tan sonra en büyük yardımcımızdır.” Dediğini bilmiyorsan,

Kendi menfaatlerini ülke menfaatlerinin üzerinde gören bir kitlenin, Osmanlıcılık sevdası adı altında, dini kullanarak kandırmaya çalışanlara inanırsan,  çocuklarına Orta Anadolu’da küçük bir vatan toprağı bırakırsın.

Osmanlı geri mi geliyor (!). Adı üzerinde geri. Herkes ileri giderken sen geri gitmeyi düşünüyorsun. Geri de Osmanlının hangi yıllarına geri gitmek istiyorsun. Yükseliş dönemine mi, çöküş dönemine mi? Ah bir okusan da öğrensen Osmanlının hangi dönemleri yaşadıklarını, Ah bir bilsen Osmanlının çöküş dönemindekileri ile günümüzdekilerin benzerliklerini, Ah bir bilsen sana Fatih dönemini gösterip, Vahdettin’in yurdu terk ediş dönemini yaşatacaklarını.

Gözüne perde indimi ileriyi göremezsin, gerçeği görmezsin. İşte dini kullanarak siyaset yapanlar insanların gözüne perde çekmeye çalışıyorlar. Kimsenin inancını yargılamak hoş değil. İnsanların inancını kullanarak sömürmeye çalışma ise hiç hoş değil. Gözündeki buğudan kurtulmak için gözüne perde çekmeye uğraşanı fark etmen gerek. Bunun içinde okumak okumak okumak, ama anlayarak, sindirerek, ön yargısız okumak gerek.

Oku, araştır ama düşüncene ters olan veya olmayan tüm kaynaklardan araştır, anla, gör, sonra destek verip vermemek sana kalmış.

Okuyup anlarsan, gerçeklerin farkında olursun, umut olursun ülkeye. Umut ise bir kıvılcım gibidir ve giderek büyür. Umutun olduğu yerde hayat var demektir. Hayat farkında olan insanlardan nefes almaya başlarsa, sen, kendin olursun ilerlersin ve çocuklarına aydınlık, mutlu, huzur dolu bir hayat bırakırsın.

Türk Milleti her zaman bir çıkış yolu bulacaktır yeter ki aklını kullansın.