3 Haziran 2022 Cuma

Tarihe Tanıklık Edenler, Yazar: Arı İNAN

      Afet İNAN’ın kızının; Millî Mücadele’de görev almış 14 kişi ile yaptığı mülakatlar kitap haline getirilmiş. Tarihin canlı tanıklarının anlattıkları olarak değerlendirilecek bir yapıt. Resmi bir belge olmayıp, tanıkların kendi görüşlerini yansıtsa da o dönemde olan olayları, çekilen zorlukları, yaşanılanları okudukça Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün yokluklar içinde, ülkesi için ne kadar uğraştığını bir kez daha anlıyorsunuz.

     Anıların anlatılması kitabı akıcı hale getiriyor. Konuya ilgisi olanlar için güzel bilgiler mevcut.

 


Kitaptan bazı bölümler:

---Ferit Celal Güven: “Karıma, arkadaşlarıma, gülün, oynayın, yaşayın, eğlenin, giyinin, yiyin, için bu bir altın devirdir bir daha bu devir gelmez demiştim. Atatürk devri bitti, 1950’lere gelindiğinde bana ne kadar haklıymışsın derlerdi.” (sayfa 97)

---1976 yılında Şevket Süreyya Aydemir ile yaptığı görüşmede: “Onun heykellerini kırıyoruz, onun resimlerini yırtıyoruz. Yani Atatürk'e ait her şeyi arka plana atıyoruz. Birçok resmî yetkililer Atatürk'ün adını dinlemek bile istemiyorlar. E! Ama bu bir tarihi kaderdir. Çünkü kahramanlar inkâr edilir. Kahramanlar çile çeker. Kahramanların heykelleri yıkılır. Atatürk bunları bilen adamdı ve bekleyen adamdı. Maalesef bu menfi neticeye bugün ulaşmışızdır. Atatürk ve Atatürkçülük bir suç gibidir bugün.” (sayfa 291)

(Demek ki 45 sene önce de Atatürk’e saldırılar vardı, ama fikirleri öldüremedikleri için Atatürk sevgisi/saygısı hala devam ediyor.)

 ---Hikmet Bayur:

Atatürk: "Fikri vardır söylemez. Ben ne yapayım o adamı. Ne yapayım ben onları.” derdi. Yani hep evet efendim, evet efendim diyenlere de kızardı.  (sayfa 371)

---İlk Kadın Milletvekillerinden Fakihe Öymen:

Bugün Napolyon Bonapart, maceraperest bir adam, fakat Fransa'ya hizmet etmiş, ama sonradan şöyle olmuş böyle olmuş. Fransa bugün Napolyon’u minnetle anar. Atatürk onun çok üstünde, ama bizde bu sen ben kavgası yok mu? İşte bu berbat eden. (sayfa 446)