20 Ekim 2019 Pazar

Kitap: Yazabildiklerim, Yazar: Süleyman ŞİMŞEK


    1970 ve 80 yılları arasında iki dönem milletvekilliği yapmış köylü çocuğu Süleyman Şimşek’in anılarını yazdığı bir kitap.
    Devlet istatistik Enstitüsü’nün yapmış olduğu bir araştırmaya göre; 1860’lı yıllarında devletin omurgası sayılan yöneticilerin, yakınlarından gelme bir kadronun tam 100 yıl sonra yani 1960’lı yıllarında yine devletin üst düzey yönetiminde % 70’lere ulaştıkları saptanmıştır.(sayfa 148)
    Yani ülkeyi yönetenler %70 akrabadan oluşuyor. Peki bunların içinden kaç tanesi Türk.





    Yazarın 50 yıl önce anlattıkları günümüze çok benziyor. Türk milleti olarak biz Siyaseti yanlış anlamışız. Şu an ne yaşıyorsak o dönemlerde de aynısını yaşamışız. Bir fark var o dönemin siyasetçileri daha dürüst ve siyasete girip zengin olan daha az. 
    Siyasetle uğraşıp 15 yılda zengin olanlar yok denecek kadar az. Şimdilerde siyaset arenası, mesleğinde işinde gücünde başarısız olanlarla dolmuş. Vatan millet aşkı, şahsi menfaatlerin önüne geçmiş.  
    En büyük sorunumuz NEPOTİZM yani eş dost akraba kayırma. Siyaseti de bunun için bir basamak olarak görmüşüz ve görmeye devam ediyoruz.
    Kitabın satışı yok, sahaflardan veya internetten Nadir kitapta bulunuyor.

9 Ekim 2019 Çarşamba

Kitap: Babil'de Amerikan Tangosu, Yazar: Ahmet DİNÇ


Amerika Irak'ı işgal ederken Irak ordusu hiç ortada görünmedi.
Irak ordusunun savaş uçakları hiç kalkmadı.
Tek bir tankı sokağa çıkmadı.
Amerika pikniğe gider gibi elini kolunu sallaya sallaya Irak'a girdi ve ele geçirdi.
Tüm dünya buna şaşırdı.
Peki, neden Amerika bir direnişle karşılaşmadı?
Saddam Hüseyin direnmeden Irak'ı Amerika'ya teslim mi etmişti?
İşgalden sonra ne Amerika ne de CIA bu durum hakkında tek açıklama yapmadı.
Yıllarca bu konu ve soru insanların zihinlerini meşgul etti.
Bu sorunun cevabını bilmek için 1950'de ABD tarafından CIA desteği ile Irak'ta büyütülen "Kesnizani Tarikatını" bilmeniz gerekir.




CIA desteği ile Irak'ta büyütülen bu tarikat Avrupa Amerka ve Orta Asya'ya kadar yayıldı.
Saddam darbe devrim ile Irak'ı ele geçirdiğinde Saddam'a tamamen itaat ettiler.
Saddam da onlara bir şey yapmadı.
Fakat Kesnizani Tarikatı ordu bürokrasi emniyet istihbarata kadar her yere adamlarını sokup ülkeyi içeriden ele geçirdi.
Genelkurmay başkanından istihbarat başkanına iç işleri bakanından emniyet amirlerine kadar çoğu kişi Kesnizani Tarikatına bağlıydı.
Tamamen CIA ve MOSSAD kontrolüne girmişlerdi.
Üstelik Saddam'ın eşi ve akrabaları da Kesnizani Tarikatına bağlanmıştı.
Ve Irak Amerika tarafından artık işgal edilebilirdi.
Kimse direnmeyecekti.

Ve Saddam.
Her şeyi anladığında vakit çok geç olmuştu.

Tanıdık geliyor mu?
Yaşadığımız acı olaydan sonra Tarikatları beslemeye devam edelim mi? 
Yoksa bu bizim tarikat zarar gelmez mi diyelim?